17 Aralık 2009 Perşembe

En azından hakkını verdik

İBB Şampiyonlar Ligi 3. maçında Polonya temsilcisi Resovia takımına 3-1 yenilerek, gruptaki 2. mağlubiyetini aldı.Bu maç için o kadar umutluydum ki, sanal ortamdaki bahis yorumlarımda İBB yener diye, emin bir şekilde konuşuyordum. Ama İBB'nin bu maçta bu kadar tutuk kalacağını ya da rakibimizin bu kadar kalifiye bir takım olacağını tahmin edememişim.

Maç saat: 17.00'de idi. Saat 3'te yola çıkıp Ümraniye'de birkaç tur atıp maça geçmek istiyordum, ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Evden 4'te anca çıkabildim. 5'e çeyrek kala da salona vardım. Maçı geçen seferki gibi basın mensuplarının arkasında izlemek istiyordum ki, görevlinin engeli ile karşılaştım. Adam da kendisine söyleneni yaptığında direttiği için, alt kata inip VIP kart alarak tribüne girebildim.
Bu arada oyuncular ısınmalarını sürdürüyorlardı. İBB takımı, ilk maçta olduğu gibi rakiplerine hediye paketleri verdiler. Takımlar anons edildi ve maç başladı.

Hay başlamaz olaydı. Biliyorsunuz ilk set genelde ısınma seti gibi oynanır, ama Resovia takımı bu rutine dahil değilmiş. O kadar etkili servisler attılar, aynı şekilde çok iyi blok yaparak seti aldılar. Bu sette 4 sırt numaralı oyuncuları,yanlış saymadıysam, tam 8 sefer üst üste servis attı, varın gerisini siz düşünün.(13-25)

İkinci sete moral olarak çok kötü girdik. Takımdaki tecrübeli oyuncular, arkadaşlarına moral vermeye çalışsa da, bu pek bir işe yaramadı. Çünkü bu oyun hepimizi düş kırıklığına uğratmıştı. Bu sette rakip açısından benzer bir şekilde geçti. Biz daha az kötüydük. Zaman zaman ufak çıkışlar yapsak da, seti almaya yetmedi.(16-25)

Berbat geçen sete rağmen, bu sete biraz umutlu başladık. Çünkü rakip ilk iki sette yorulmuştu. Bizim takım oyun moyun oynamadığından sapasağlamdılar. Sadece kafaları biraz yorgun olabilirdi. Bu seti baştan sıkı tuttuk. Hakan Akışık'ın iyi oyunu kısmen iyi bloğumuz, ehemmiyetli oyunumuz ve taraftarın bilinçli desteğiyle bütünleşince 20'li sayılardan sonra seti kazandık. Bu seti aldığımızda tüm salon maçı kazanmış gibi sevindi. Çünkü adamlar iki sette bizi fena ezmişlerdi ve bu herkesin gücüne gitmişti.(25-21)

4. sete moral açısından çok sağlam girdik. Her ne kadar geride olsak da, şimdilik son gülen bizdik. Resovia takımının bu sete çok sert gireceğini düşünüyordum. Aynen de öyle oldu, ama biz de bu sertliğe gerektiği karşılığı verdik. Set boyunca rakibimizi 1 ila 3 sayı farklarla takip ettik. Hakan Pertelli'nin güzel servisleri, Hakan Akışık'ın tecrübe kokan güzel oyunu sayesinde seti 20'li sayılara kadar kovaladık. Fakat burada Hakan Akışık'ın iki hatası bize seti ve aynı zamanda maçı da kaybettirdi. Bu oyuncumuz yaşına rağmen, çok önemli sayılar alarak 3. seti bize getirmişti. Bu sette de bizi oyunda tutanlardan biriydi, fakat kendisine o kadar yük bindi ki, hatalar kaçınılmazdı.(21-25)

Maçı kaybetsek de, bir set almamız, maçın hakkını bir nebze olsa da vermemizi sağladı. Karşımızda çok donanımlı bir takım vardı. Kaybetmek kötü olsa da, bu kadar iyi bir takımla oynamış olmamız bile bizim için bir kazanımdır. Gruptan çıkma şansımız var ve bu maç bize, bir musibet olarak geri dönecektir.

yazı: TT

Hiç yorum yok: